Saray-ı Amire’den (Manisa Sarayı) günümüze kadar tek ulaşabilen yapı olan Fatih Kulesi yeniden restore edilerek Manisa ve Manisalılara kazandırılacak.

Valilik Makamında düzenlenen törende Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanı Vali Yardımcısı Ünal Çakıcı,  İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak ve Türk Kızılayı adına Manisa Şube Başkanı Cemal Kahraman Fatih Kulesi Restorasyonuna ilişkin protokolü imzaladı.

Yapılan protokolle Kulenin Manisa Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Türk Kızılay Manisa Şubesi işbirliği ile restore edilip Saray-ı Amire tanıtım müzesi olarak hizmete açılması hedefleniyor. Yapıtın içinde ayrıca Kızılay'ın da tarihi sürecinin anlatıldığı bir bölüm olması planlanıyor. 10 yıl boyunca Manisa Valiliğine geçecek Fatih Kulesi'nin işletmesini Türk Kızılayı Manisa Şubesi üstlenecek. Yaklaşık 3 yılda tamamlanması planlanan restorasyon sonrası Fatih Kulesi, Saray-ı Amire'nin tanıtılacağı bir müze olarak hizmet verecek.

Protokol imza töreninde konuşan Vali Mustafa Hakan Güvençer, Manisa’nın tarihi ve kültürel değerlerine dikkat çekerek “Manisa gözle görülür pek çok Osmanlı ve Selçuklu eserini bünyesinde barındırıyor. Şehzadeler şehrini doğrudan doğruya hatırlatacak bir tarihi varlığı ne yazık ki bugüne kadar çok fazla getirememiş. Bunun bir tek istisnası var. Şu andaki Valilik binamızın da bulunduğu geniş alanda şehzadelerin hem yaşadıkları hem eğitim aldıkları, padişahlığa, sultanlığa yetiştirildikleri, aynı zamanda kenti ve çevresini yönettikleri bir Saray-ı Amire vardı. Osmanlı'nın son zamanlarında Saray-ı Amire terk edildikten sonra ne yazık ki çok fazla günümüze iz kalmamış. Elimizde Saray-ı Amire'den tek hatıra var, Fatih Kulemiz. Fatih Kulesi her şeyden önce Türk milletinin malı. Sonra Manisa’nın ve Manisalıların malı. Ama ne yazık ki tarihimize, ortak değerlerimize vefasız davrandığımız ve son derece savruk bir yönetim gösterdiğimiz zaman dilimlerinde her nasıl olduysa milletin ve devletin malı olması gereken bu Saray-ı Amire köşesi yani Fatih Kulesi özel mülkiyete konu olmuş, tapulanmış. Allah'a çok şükür ki hiç olmazsa bu özel tapu hepimizin yine ortak değeri olan Kızılay Başkanlığımıza geçmiş. Kızılay Başkanlığımızın tasarrufunda olmakla beraber ne yazık ki bilenlerin, görenlerin rahatsız olduğu ek imar, ek müştemilatlarla, ek yapılarla kule boğulmuş, zaman içerisinde deforme olmuş, üzeri sıvanmış, çatısındaki özel imalat ortadan kaldırılmış. Dışarıdan bakıldığında bir tarihi yapı olarak algılanabilme imkanı ortadan kalkmış" dedi.

Vali Güvençer şöyle konuştu: “Allaha çok şükür sağlam bir yapı, taş bir yapı. Üzeri sıvanmış olmakla beraber kolaylıkla aslına çevrilebilecek bir yapı. Manisa’yı sevenlerin ve Manisa’yı bilenlerin ortak sızısıydı. Ben de Manisa’da göreve başladıktan hemen sonra veya birkaç ay sonra Fatih Kulesinin varlığından haberdar oldum. Duyup sonrasında neredeymiş bu kule diye ziyaret etmek istediğimde, doğrusunu isterseniz gözlerime inanamadım. O günden bugüne benden önce de bu kuleyi yeniden Manisa’ya mal etmek, Manisa’ya kazandırmak, Manisa’nın değerlerine olan sadakatini, sahiplenme duygusunu somut bir şekilde işaret olarak ortaya koymak isteyen Manisa kamuoyu, Kızılay Başkanlığı ve Valiliğimiz bir irade birliği yaparak inşallah Fatih Kulemizi öncelikle bir restorasyon projesine kavuşturup sonrasında da bu restorasyon projesi çerçevesinde bir restorasyon imalatı ile Manisa’ya kazandırmayı hedefledik. Bunun yolu olarak da Manisa Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığımızın tarihi eserlerin korunması ve restorasyonu için sarf edebileceği ödeneklerini kullanması konusunda mutabakata vardık. Bu protokolle Kızılay maliki olduğu, emanetçisi olduğu bu yapının kullanımını 10 yıllığına Valiliğe verecek. Valilik bu kullanım hakkını alacak, öncelikle bir restorasyon projesi yapacak, bu restorasyon projesi çerçevesinde Fatih Kulesini aslına uygun hale getirecek. Birinci katında Kızılay faaliyetlerimizin tarihi sürecini gösteren bir müze, diğer üst katlarında da Saray-ı Amire’nin, şehzadelerin, Manisa’nın tarihi süreçlerini gösterir bir sergileme olacak.”

Türk Kızılayı Manisa Şube Başkanı Cemal Kahraman da imzalanan protokolle Kulenin etrafının komple açılacağını söyledi.

MANİSA FATİH KULESİ

Yıldırım Beyazıt'ın oğlu Süleyman Çelebi'nin (1390) tarihinde başlayan şehzadelerin Manisa'ya gelişleri III. Mehmet'in I595'te tahta çıkmasına kadar devam etti. 175 yıl şehzade sancağı konumunda olan Manisa'da şehzadelerin kaldığı bir saray zaman içinde kısım, kısım inşa edildi.

Şehzadelerin sancaklarda eğitim alması geleneğinin kalkmasının ardından Manisa Sarayı Saray-ı Amire yavaş yavaş tahliye edilmeye ve kaybolmaya başladı. Son olarak yunan işgalinde geriye kalan parçaları da yanarak yok oldu. Geriye sadece Fatih Kulesi - Köşkü dediğimiz yapı kaldı.
Yapı farklı zamanlarda onarımlar ve birçok fonksiyonla kullanıldıktan sonra 11 Kasım 1955 Tarihinde Maliye Hazinesi tarafından Türkiye Kızılay Cemiyeti Tüzel Kişiliğine verildi.

Kızılay sayesinde yıkılmaktan kurtulan yapı uzun yıllar Kızılay şubesi olarak hizmet verdi. Manisa Sarayından sağlam ve kullanılabilir durumda kalan tek yapı olarak günümüze kalan yapıda çeşitli değişiklikler olmasına rağmen ana gövdesi sağlam bir şekilde günümüze ulaşmıştır.